Hz. Mevlana Kime Aşık Oldu?
Kayseri’de sabahları, güne başlamak için pencereyi açıp derin bir nefes almak benim için bir ritüel haline geldi. Şehir, o sabah sessizliğiyle, sanki zamanla dans eden bir huzur sunar. Ama bugün, farklı bir şeyin içindeydim. Bir soru zihnimi kurcalıyordu: Hz. Mevlana kime aşık oldu? O kadar çok şey duydum, okudum, araştırdım ama bir türlü net bir cevaba ulaşamadım. Ama bir şey var ki, bu soru beni hiç bırakmadı. Bir şekilde Mevlana’nın duygusal dünyasına dalmak, onu anlamak, onun içindeki aşka dokunmak istiyordum. Çünkü Mevlana’nın aşkı, sadece bir kadına değil, belki de insan olmanın en derin hallerine bir yolculuktu.
Mevlana’nın Aşkı: Bir Yolculuğun Başlangıcı
Bazen, birinin aşık olmasının ardında, kim bilir, belki de bir dönüm noktası vardır. Hani o andan önceki hayat bir şekilde durağandır, ama sonra her şey değişir. İşte Mevlana da o dönüm noktasında bir gün tanıştı.
Küçüklüğümde, o kadar çok Mevlana’nın eserlerine göz attım ki, en çok merak ettiğim şeylerden biri, Mevlana’nın aşkının kim olduğu sorusuydu. Ve bir gün, bir kitapta şunları okudum:
“Mevlana, aşkını bir insanda değil, insanın derinliklerinde buldu.”
Bana ilk okuduğumda bu cümle garip geldi. Çünkü ben, hep bir kadına aşık olmayı, onun gözlerinde kaybolmayı, onunla her anı paylaşmayı hayal ederdim. Ama Mevlana için aşk, o basit ve dünyevi duyguların ötesindeydi.
Bir gün, bir arkadaşımın bana söylediği bir cümle aklıma geldi: “Mevlana, aşkı Şems’te buldu.” Şems’in kim olduğunu ise hep merak etmiştim. Mevlana’nın en yakın arkadaşı, onun dert ortağı, ona ilham veren bir adam mıydı? Bilmiyorum. Ama bildiğim bir şey vardı: Mevlana’nın aşkı, sadece bir bakışla başlamadı. O, bir derinliği, bir anlamı, bir kaybolmuşluğu yansıtan bir şeydi.
Şems: Gözlerinin İçinde Kaybolan Bir Aşk
Mevlana’nın Şems’le tanıştığı o anı düşünün. Bir insanın hayatı boyunca en çok beklediği anı hatırlayın. O an, gözlerinizde kaybolduğunuz an. O an, içindeki sessizliğe duyduğunuz özlemi fark ettiğiniz an. Şems, Mevlana’nın içindeki o boşluğu, o kaybolmuşluğu görüp ona dokundu. Bir bakış, bir gülüş… Bu kadar basit ama aynı zamanda bu kadar derin bir şeydi.
Bazen, ben de öyle bir anı hayal ederim. Şems gibi biriyle tanışmak, o gözlerde kaybolmak, öylesine bir güven duygusu içinde olmak. Ama sonra hep içimde bir eksiklik hissederim. Mevlana, Şems’e aşık olurken sadece bir insanı sevmiş miydi? Yoksa o aşkla, hayatının anlamını mı bulmuştu?
İç sesim: “Belki de biz, sadece birini sevdiğimizi zannediyoruz, ama aslında o kişiyi sevmek, kendi iç yolculuğumuzda bir dönüm noktasına gitmek demektir.”
O Anı Hayal Ederken: Şems ve Mevlana
Mevlana ile Şems arasında ne yaşandığını tam olarak bilemesek de, aralarındaki ilişki, saf bir dostluktan çok daha fazlasını anlatıyordu. O kadar güçlüydü ki, Mevlana’nın tüm dünyası Şems’le değişmişti. Birbirlerine karşı duydukları sevgi sadece fiziksel bir bağ değildi; daha çok, bir yüreğin diğerini anlamasıydı. O anı, bir sevgiliye ya da dosttan daha fazlasına dönüşen bir bakış olarak görüyordum. Birbirlerinin içindeki boşlukları dolduruyor, bir nevi tamamlanıyordu.
İşte o anı düşündüm. Şems’in gözlerine baktığı o anı… O kadar heyecanlandım ki, bir an, o bakışın içindeymişim gibi hissettim. Mevlana’nın Şems’e olan aşkı, bir insanın başka birini derinlemesine anlamaya çalışırken hissettiği korku ve heyecanın da birleşimi gibi. Bunu anlamak, belki de en zor olanıydı.
İç sesim: “Mevlana’nın aşkı çok farklıydı. Bizi ve onu bağlayan her şey, sadece bir arayıştı.”
Sonuçta Mevlana Kimle Aşık Oldu?
Mevlana’nın aşkı, bir kadına olan aşktan çok daha derindi. Onun aşkla ilgili anlatmaya çalıştığı şey, hayatta en çok korktuğumuz şeylere cesurca yaklaşıp onlarla yüzleşmekti. Şems’le arasındaki ilişki, her birimizin içinde keşfetmeye çalıştığı bir yolculuktu. Bir anlamda, Mevlana, içindeki aşkı, Şems’le bulmuştu. Ama asıl aşk, belki de her zaman içimizdeydi.
Bazen düşünüyorum; o kadar çok şey hayal ediyoruz, o kadar çok duygusal derinliklere iniyoruz ki, belki de aslında bulduğumuz şey, hepimizin içinde var olan bir aşk. Tıpkı Mevlana’nın bulduğu gibi…